Konunun özü nedir?
2000cc motor hacmine sahip dizel VW otomobillerin emisyon testini aldatmalarına imkan veren bir yazılıma sahip olduğu anlaşıldı.
Teknik olarak bu nasıl mümkün olabilir?
Motor yönetim sistemi (kimi sensörlerden aldığı veriyi dikkate alarak) aracın test edildiğini anlayıp eksozdan çıkan sakıncalı atık gazların düşük olmasını sağlayan bir moda geçiyor. Test koşullarının sona erdiğini anladığında normal yol moduna dönüyor.
Bu durum nasıl keşfedildi?
ICTT (International Council on Clean Transportation) isimli bir sivil toplum örgütü resmi kurumlardan bağımsız kendi testini yapıyor ve VW araçların verilerini kuşkulu bulup resmi kurumlara (EPA - Environmental Protection Agency'ye) açıklamasıyla beraber bilgi veriyor. EPA testlerini gözden geçiriyor, 1 yıla yakın süre VW ile yazışarak durumu anlamaya çalışıyor. Son noktada VW özel yazılım ile test verilerini manipule ettiğini kabul ediyor.
Son durum?
CEO Martin Winterkorn istifa etti. VW'nin ABD'nin ilgili organlarına bir ceza ödemesi bekleniyor. Ayrıca VW yazılımın ABD dışındaki araçlarında da olduğunu kabul etti; bu durumda açıklamalar / ceza süreçleri devam edecek gibi görünüyor.
Bundan sonra neler olabilir?
Tahmin etmek kolay değil ama olası senaryolar: 1. VW'nin tüm araçlarının emisyon verileri ölçülerek kontrol edilir. 2. Tüketici tercihini etkileyen diğer (yakıt tüketimi / güç vb) veriler de sorgulanır hale gelir. 3. VW'nin rakipleri haksız rekabet koşulları yarattığı için tekli ya da toplu halde VW'ye karşı hukuksal girişimde bulunabilirler. 4. Tüketiciler yanıltıldıklarını iddia ederek tekli ya da toplu halde VW'ye karşı hukuksal girişimde bulunabilirler. 5. VW iş ortakları (bayiler, tedarikçiler, VW araçlarını kiralayarak para kazanan kurumlar vb) bu durumdan zarar gördüklerini iddia ederek tekli ya da toplu halde VW'ye karşı hukuksal girişimde bulunabilir. 6. Alman yerel hükümetlerinen birinin de hissedarı olduğu VW ciddi bir yeniden yapılanmaya gidebilir.
İlk aklıma gelenler bunlar; benim neslimin gördüğü en ilginç otomotiv vakası olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim.
Yalçın Arsan